Sayın İdris Gürsoy,
Aksiyon Dergisi’nin 2-10 Nisan 2011 tarihli sayısında, Orhan Birgit’le yaptığınız röportajı ilgi ve ibretle okudum. “Basın mensubu” kimliğinin siyasi amaçlara kalkan edildiğinde ortaya çıkabilen şedid, insafsız ve fitnemeşrep söylemi bir kez daha gözler önüne seren bu çalışmanız için sizi candan kutlarım. Şecaat arz ederken sirkatin söylediğinin de bilincinde olmadığı anlaşılan Birgit’in, rahmetli babam Ertuğrul Alatlı’yı “kıyma makinaları” safsatası ile doğrudan ilişkilendirme gayreti yandaşlarını korumaya dönük olup, tümüyle mesnetsiz ve kötücüldür.
“Kıyma makinaları” safsatası, ilk kez, Istanbul Üniversitesi Rektörü PROF.DR.SIDDIK SAMİ ONAR tarafından, 2 Haziran 1960 günü saat 14:00’te yaptığı basın toplantısında telaffuz edilmiş (bkz. ek 1); MBK’nin 4 Haziran 1960’da kaybolan gençlere dair resmi tebliğinde, “…Şehitlerin gizli yerlere gömüldükleri, ıssız yerlerdeki kuyulara atıldıkları, biz kısmının buzdolaplarına konulduğu ve bir kısmının da hayvan yemi yapılan makinalarda kıyılarak toz haline getirildiği hakkında korkunç haberler alınmaktadır” şeklinde yer almıştır (bkz. ek 3).
Kr. Alb. Ertuğrul Alatlı’nın gıyabında ve bilgisi dışında şekillenen bu resmi tebliğ, Ekrem Acuner, Alpaslan Türkeş, Köksal, Ataklı, Karan, Erkanlı, Baykal ve Solmazer’den oluşan MBK Genel Sekreterliği tarafından yayınlanmış olup, Ankara Radyosu ile Anadolu Ajansına, Kr. Alb. Mithat Ceylan tarafından iletilmiştir. Kr. Alb. Ertuğrul Alatlı’nın MBK’nın bu tasarrufuyla ilişkisi, o tarihte MBK üyesi olmasıyla sınırlıdır. Kendisine mal edilen sözleri hiçbir yerde ve hiçbir şekilde telaffuz etmediği, 5 Haziran 1960’da yaptığı basın toplantısında, kendisine sorulan sorulara MBK sözcüsü olarak verdiği cevapların tasdikindedir (bkz. ek 4).
Kr. Alb. Ertuğrul Alatlı, 27 Mayıs harekatının çekirdek kadrosuna (Yurdakuler, Küçük, Acuner, Kuytak, Okan, Kabibay ve Madanoğlu) 3 Mayıs 1960’da katılmış; 27 Mayıs’a tekaddüm eden hafta içinde harekatın Ege ayağını organize etmiş; 30 Mayıs’ta Ankara’ya dönerek, yedi kişilik Basın ve Propaganda Komisyonunundaki sözcü görevini kıdem üstünlüğü nedeniyle üstlenmiştir. Basın Yayın Genel Müdürlüğünü deruhte etmişliği söz konusu değildir.
Kr. Alb. Ertuğrul Alatlı’nın 12 Haziran1960’da MBK’dan, 12 Ağustos 1960’da Genelkurmay Genel Sekreterliğinden ayrılmış olmasının nedeni, Numan Esin ile Muzaffer Özdağ tarafından hazırlanarak 8 Haziran 1960’da MBK tarafından oylanan “Geçici Anayasa” nın kararlaştırıldığı üzere Resmi Gazete’de yayınlanmayıp yerine, Alpaslan Türkeş’in inisiyatifiyle Prof. Velidedeoğlu, Prof. Kubalı, Doç. Dr. Aksoy ve Amli Artus’a hazırlatılan ve rahmetli Menderes ile ekibine yargılanma yolunu ve hazin sonu açan “1 Numaralı Geçici Kanun” a şiddetle muhalefet ederek, imzalamayı reddetmiş olmasıdır.
Ertuğrul Alatlı’nın ahlâki değerleri, tutarlılığı ve aydın kişiliği, 1982 Anayasasına ve idam cezalarına red oyu veren Kurucu Meclis üyesi olmasının ayrıca tasdikindedir. Birgit’in röportajında yerli yersiz göndermede bulunduğu ablam Alev Alatlı’nın da hatırlattığı gibi, rahmetli babamın 27 Mayıs’ı izleyen elli yıl boyunca “kıyma makinaları” hikayesinin kendisine mal edilmesinden duyduğu üzüntüyü, kimse Şair Eşref’den kadar iyi dillendiremez:
Kabrimi kimse ziyaret etmesin, Allah için
Gelmesin, red eylerim billahi öz kardeşimi.
Gözlerim ebrayı alemden öyle yıldı ki,
İstemem ben Fatiha, tek çalmasınlar mezar taşımı.
En iyi dileklerimle,
Işıl Alatlı
7 Nisan, 2011
Ek 1
Istanbul Gazeteleri
3 Haziran, 1960
Rektör Üniversite Hadiselerini Dava Mevzu Yapıyor
Istanbul Üniversitesi Rektörü, Ord. Prof. Sıddık Sami Onar, dün (2 Haziran,1960) saat 14:00’de Üniversite binasında bir basın toplantısı yapmıştır.
Sıddık Sami Onar: “... Şehitlerin listesini tam olarak tesbit etmek üzere gerek İstanbul dahilinde, gerek taşrada bulunan ailelerden, yüksek tahsil yapmakta olan çocuklarından haber alamayanların bize müracaat etmelerini, yarından itibaren radyo ve gazeteler vasıtasıyla ilan edeceğim. Bazı mezarlıklara kamyonlarla getirilip gömülen talebelerden, buzhanelere konulanlardan, kıyma makinalarında çekilenlerden bahsedilmektedir. Bu iş için Üniversite’de bir teknik kurul teşkil edilmiştir. Ölenler hakkında ileri sürülen rakamlar mübalagalı değildir. Ölenler vardır ve bunların tespitine çalışılmaktadır.”
Ek: 2
Istanbul Gazeteleri
3-4 Haziran,1960
Istanbul 2 (AA) – Istanbul Askeri Emniyet Müdürü Kr. Yarbay Abdülvahit Erdoğan, bugün saat 11:30’da bir basın toplantısı yapmıştır. Gazetelerin sordukları muhtelif sualleri cevaplandırarak, ezcümle şunları söylemiştir.
“Hareketimizde hiçbir gizlilik yoktur. Cesetlerle ilgili bir heyetimiz vardır. Üniversite ile temas halinde tahkikata devam edilmektedir.”
Bundan sonra, İkinci Şube Müdürü Vedat Sokollu söz almış ve şu açıklamayı yapmıştır:
“... En ziyade genç üniversitelilerimize insafsızca ateş açanları ve bunlara kimlerin ve ne sebeple emir verdiklerini tesbitle meşgulüz. Bu iş için de ayrı komisyon kurulmuş bulunmaktadır. Cesetlerin ikişer ikişer gömüldüklerine ve Üsküdar’da beş kişinin yan yana gömüldüğüne ve topraklarının taze olduğuna dair ihbarlar almaktayız. Bütün haberlerin sıhhat derecelerini tahkik etmekteyiz. Buzhanedeki ceset meselesini tahkik etmekteyiz.”
Ek 3
Ulus Gazetesi
4 Haziran,1960
Milli Birlik Komitesi’nin Açıklaması:
Cinayetler Mutlak Meydana Çıkarılacak
Canilerin Ele Geçirilmesi İçin Halkımızın Yardımı İstendi
MBK Başkanlığı’ndan Tebliğ Edilmiştir:
1. Kahraman ve fedakar üniversiteli gençlerimizin 22 Nisan 1960’dan, 27 Mayıs 1960 tarihine kadar hürriyet uğruna yaptıkları masım ve inançlı gösteriler sırasında, nu asil gençliğimize eski hükümetlerce coplarla, kılıçlarla hücum edildiği, hiç müdafaa vasıtası olmayan gençlerin teşkil ettiği kitleler üzerine insafsızca ateş açıldığı, kendilerinin ağır şekilde dövülüp yaralandığı ve birçok gençlerin öldürüldüğü artık muhterem halkımızın malumu olmuştur.
Hürriyet şehitlerimizin tespiti işine Silahlı Kuvvetlerimizin idareyi ele aldığı andan itibaren ehemmiyetle devam edilmektedir.
Bugüne kadar yapılan inceleme ve araştırmalarda birçok ipucu ele geçirilmiştir. Cinayetleri yapanların kendi suçlarını örtmek ve cesetleri yok etmek için akla hayale gelmeyecek canavarca tedbirler başvurdukları anlaşılmaktadır. Şehitlerin gizli yerlere gömüldükleri, ıssız yerlerdeki kuyulara atıldıkları, biz kısmının buzdolaplarına konulduğu ve bir kısmının da hayvan yemi yapılan makinalarda kıyılarak toz haline getirildiği hakkında korkunç haberler alınmaktadır. Aramalara dikkat ve hassasiyetle devam edilmektedir. Korkunç bir vahşetle işlenen bu cinayetler er veya geç mutlaka meydana çıkarılacak ve sayın umumi efkara arz edilecektir.
Cinayetlerin kısa zamanda meydana çıkarılması ve canilerin ele geçirilmesi için sayın halkımızın resmi makamlara ve üniversite tahkik heyetlerine yardımcı olmalarını rica ederiz....
2. Tesbit edilen hürriyet şehitlerimizin ebedi istirahatgahlarına biran evvel tevdi edilmeleri için, Milli Birlik Komitesince şu hususlar kararlaştırılmıştır:
a) Son hadiseler sırasında hürriyet uğruna şehit düşen gençlerimizle, 27 Mayıs’ta Silahlı Kuvvetlerimiz’in yaptığı inkilap hareketinde şehit olan Kara Harpokulu öğrencisi Teğmen Ali İhsan Kalmaz, 10 Haziran 1960 günü Ankara’da yapılacak büyük merasimla Anıt Kabir’in yanında tesis edilecek Hürriyet Şehitliğ’ne gömüleceklerdir.
b) Askeri ve mülki erkan ile üniversitelerin, askeri okulların, vilayet temsilcilerinin ve baroların ve diğer daire ve müessese temsilcilerinin katılacakları bu merasime ait program ayrıca ilan edilecektir.
Ek: 4
Ulus Gazetesi
5 Haziran, 1960
Basın Yayın Genel Müdürü’nün İzahları
Basın Yayın ve Turizm Genel Müdürü Kurmay Albay Ertuğrul Alatlı yerli ve yabancı basın mensuplarının iştirak ettiği bir basın toplantısı yaparak gazetelerin muhtelif suallerini cevaplamıştır.
Sorulan sualleri ve Albay Alatlı’nın verdiği cevapları aşağıda veriyoruz:
S: Cesetler hakkında kat’i malumata sahip misiniz?
C: Bu hususta kat’i bir malumatımız yok. Birkaç komite bu hususta çalışmaktadır. Neticeden emin olduğumuz zaman her şeyi basına aksettireceğiz.
S: Cesetlerle ilgili olarak oldukça vahim iddialar ileri sürülüyor. Fikriniz nedir?
C: Bu hususta pek çok şaiya etrafta dolaşmaktadır. Bizim gizli tutmak istediğimiz hiçbir şey mevcut değildir. Alınan haberleri olduğu gibi halkın dikkatine arz etmek maksadını güdüyoruz.
S: Komite’nin cesetlerle ilgili olarak bu tebliğ yayınlamasındaki maksat nedir?
C: Bu hususta daha fazla malumat verebilecek durumda değilim. Daha evvel de bildirdiğim gibi, halkın arasında birçok şaiya dolaştırılmaktadır. Bir tebliğ yayınlamak zarureti hasıl olmuş olabilir. Fakat evvela komitelerin çalışmalarını hitama erdirmesini beklemek icap eder.
S: Topkapı’da bir ceset ortaya çıkarılmış. Bu hususta malumat verebilir misiniz?
C: Resmi bir tebliğ yapamayız, çünkü şimdiye kadar gayrı resmi olarak haberler bize ulaşmış bulunuyor.
S: Yeniden gizli olarak saklanan silahlar bulunmuş mudur?
C: Sivil savunma için bazı silahların stok edildikleri yerlerin bulunduğunu bilmekteyiz.
S: Seçimler üç aya kadar yapılabilecek midir?
C: Seçimlerden evvelki devreyi kabil olduğu kadar kısa tutmaya uğraşıyoruz ve daha evvel de belirttiğimiz gibi, maksadımız tecelli edecek milli iradeye iktidarı devretmektir.
S: Komite siyasi partilerden birini tutmakta mıdır?
C: MBK hiçbir partiyi desteklememektedir. Yani, komite hiçbir parti hareketine karışmamaktadır. Bizler halkı destekliyoruz ve iktidarı diktatörün elinden almış bulunuyoruz.
S: Ordu’nun elinde sabık hükümetin muhalefeti ortadan kaldırmak niyetinde olduğuna dair bir rapor mevcut mudur?
C: Bu mevzu ile teşekkül edecek olan tahkikat komisyonu alakadar olacaktır. Tahkikat sonunda herşey belli olacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder